Eyyüb'ün kurdunu döküp sağ eden
İbrahim'in yerin çayır su eden
Kara don giyip de ağ deveyi yeden
Medet pirim imdat eyle talibe
Hasan Hüseyn şebber-şubber kulaktır
İmam Zeynel İmam Bakır yanaktır
İmam Caferhüsn hecesinde ayandır
Medet pirim imdat eyle talibe
Musa Kâzım Rıza kalemdir kaştır
Takî Nakî çeşmi onlara eştir
Hasanü'l-Askerî dehanda diştir
Medet pirim imdat eyle talibe
Mehdî dedim masum pake yetirdim
Mürvet dedim el pençeye oturdum
On ik'İmamlar'a iman getirdim
Medet pirim imdat eyle talibe
Kul Himmet'im eydür var özün öldür
Cümle eksikliğin mürşîde bildir
Engür şerbetini tuttuğum eldir
Medet pirim imdat eyle talibe
Kahpe Felek Sana Nettim Neyledim
Kahpe felek sana nettim neyledim
Attın gurbet ele parelerimi
En sonunda beni sılamdan ettin
Yıktın mümkünümü çarelerimi
Bir kemlik görmedim hüsnü aladan
Çetin kurtulurum ben bu yaradan
Gözlerim ki merhem gele sıladan
Dağlar perde tutmuş aralarını
Bakmaz mısın tenden akan kanıma
Yarelerim ceza verir canıma
Gelenim yok gidenim yok yanıma
Yine ben sarayım yarelerimi
Günden güne al kanlarım akıyor
Yaram yürektedir beni yakıyor
Biri sağalmadan biri çıkıyor
Sar cerrah incitme yarelerimi
Kul Himmet'im ötesini bilirim
Çeke çeke ben bu dertten ölürüm
Vadem yeter gurbet elde kalırım
Dost olan giyinsin karelerini
Kalk Karındaş Yola Gidek
Kalk karındaş yola gidek
Hak yoldan öte mi dersin
Murad u maksuda erincek
Bu söze hata mı dersin
Arif olan kalleş olan
Bellidir meyli boş olan
Vefasız yoldaş olan
Menzile yeter mi dersin
Sırrını verme kalleşe
Kalbi çürük meyli boşa
kapabilmem düşse taşa
Yetmeden tutar mı dersin
Sırrını verme hayrata
Senden alır gider yada
Damızlık koysan çiğ süde
Pişmeden tutar mı dersin
Kul Himmet der çoşmayan
Aşk kazanında pişmeyen
Burada Hakk'a ulaşmayan
Orada yanar mı dersin
Pare Pare Yalan Dünya
Pare pare yalan dünya
Yalan dünya değil misin
Hasan ile Hüseyin'i
Alan dünya değil misin
Hasan ile Hüseyin'i
Alan dünya değil misin
Ali bindi Düldül ata
Âşık dayanır firkate[1]
Boz kurt ile kıyamete
Kalan dünya değil misin
Âşık dayanır firkate[1]
Boz kurt ile kıyamete
Kalan dünya değil misin
Ali'nin Düldül'ünü alıp
Arslanını dağa salıp
Yedi kere üste kalan
Dolan dünya değil misin
Arslanını dağa salıp
Yedi kere üste kalan
Dolan dünya değil misin
Ah şu kaşa ah şu göze
Ciğer kebap oldu köze
Muhammed'i bir ham beze
Saran dünya değil misin
Ciğer kebap oldu köze
Muhammed'i bir ham beze
Saran dünya değil misin
Yetik[2] Kul Himmet'im yetik
Gerçeğin eteğin tutup
İnsan gül ot gibi bitip
Dolan dünya değil misin
Gerçeğin eteğin tutup
İnsan gül ot gibi bitip
Dolan dünya değil misin
Sana Derim Be Hey Sofi
Sana derim be hey sofi
Evvel imamınız kimdir
Selâvat indi şanına
Hak Muhammed Ali diyendir
Evvelkisi İmam Hasan
İkincisi İmam Hüseyn
Üçüncüsü İmam Zeynel
Dördüncüsü İmam Abidin'dir
Beşincisi İmam Bakır
Altıncısı İmam Cafer
Yedincisi Musa Kâzım
Sekizincisi Rıza'dır
Dokuzuncu İmam Takî
Onuncusu Ali Nakî
On birinci Hasanü'l-Askeri
On ikinci Mehdi sahib-zamandır
Kul Himmet'im bakışına
Böyle mi girdi düşüne
İki cihân güneşine
Pâk eyleyen Kur'an'dır
Evvel imamınız kimdir
Selâvat indi şanına
Hak Muhammed Ali diyendir
Evvelkisi İmam Hasan
İkincisi İmam Hüseyn
Üçüncüsü İmam Zeynel
Dördüncüsü İmam Abidin'dir
Beşincisi İmam Bakır
Altıncısı İmam Cafer
Yedincisi Musa Kâzım
Sekizincisi Rıza'dır
Dokuzuncu İmam Takî
Onuncusu Ali Nakî
On birinci Hasanü'l-Askeri
On ikinci Mehdi sahib-zamandır
Kul Himmet'im bakışına
Böyle mi girdi düşüne
İki cihân güneşine
Pâk eyleyen Kur'an'dır
Sebü'l-Mesani
Sebü'l-mesani kitabın okusan
Türablıktan a'la yol mu bulunur
Bülbül olsam dört kapıda şakısam
Türablıktan a'la yol mu bulunur
Türab ol ki çiğnesinler üstünü
Anda fark et düşmanını dostunu
Nesimi gibi yüzdüregör postunu
Türablıktan a'la yol mu bulunur
Türab ide özün türab ol türab
Kalbindeki kini kibrini bırak
Muhammed Ali'nin cemalin görek
Türablıktan a'la yol mu bulunur
Şükr olsun türablıktan doğrudur yolum
Ali'ye de malum ahvalim halim
Balım Sultan Haydar kend'aslan Ali'm
Türablıktan a'la yol mu bulunur
Balı'yı türab eden aşkın meyidir
Ali Seydi Şah İbrahim soyudur
Türablıktan Şah-ı Merdan huyudur
Türablıktan a'la yol mu bulunur
Kul Himmet'im Kulhüvallahü ahad
Cesetimden can kalmadı bu saat
Dün ü günü bildim idim Muhammed
Türablıktan a'la yol mu bulunur
Türablıktan a'la yol mu bulunur
Bülbül olsam dört kapıda şakısam
Türablıktan a'la yol mu bulunur
Türab ol ki çiğnesinler üstünü
Anda fark et düşmanını dostunu
Nesimi gibi yüzdüregör postunu
Türablıktan a'la yol mu bulunur
Türab ide özün türab ol türab
Kalbindeki kini kibrini bırak
Muhammed Ali'nin cemalin görek
Türablıktan a'la yol mu bulunur
Şükr olsun türablıktan doğrudur yolum
Ali'ye de malum ahvalim halim
Balım Sultan Haydar kend'aslan Ali'm
Türablıktan a'la yol mu bulunur
Balı'yı türab eden aşkın meyidir
Ali Seydi Şah İbrahim soyudur
Türablıktan Şah-ı Merdan huyudur
Türablıktan a'la yol mu bulunur
Kul Himmet'im Kulhüvallahü ahad
Cesetimden can kalmadı bu saat
Dün ü günü bildim idim Muhammed
Türablıktan a'la yol mu bulunur
Seyran Edip Şu Alemi Gezerken
Seyran edip şu alemi gezerken
Uğradım gördüm bir bölük canları
Cümlesinin erkanı bir yolu bir
Mevla'm bir nurdan yaratmış anları
Cümle bir mürşide demişler beli
Tesbihleri Allah Muhammed Ali
Meşrebi Hüseyni ismi Alevi
Muhammed Ali'ye çıkar yolları
Durakları irfan bağıyla bostan
Silinmiş kalbleri gümandan pastan
Cümlenin muradı bir fidan dosttan
Arı gibi sadalaşır ünleri
Sıratı mizanı bunda geçmişler
Varlık benlik kal'asını yıkmışlar
Al giymişler yas donundan çıkmışlar
Gece kadar gündüz bayram günleri
Cennet istemezler azm-i didare
Ne korku çekerler tamuya nare
Secde kılmaktan geçmişler divare
Didare karşı tutmuşlar yönleri
Bir nefeste bir imana uymuşlar
Birinin niyazın bine saymışlar
Kaynayıban kaptan kaba konmuşlar
Şah Hüseyn uğruna akmış kanları
Kul Himmet'im gerçeklerin bu meydan
Özün kurtarmışlar sıfat-ı şerden
Hep içmişler Kırklar içtiği meyden
Haber duymuş dost ilinden canları
Uğradım gördüm bir bölük canları
Cümlesinin erkanı bir yolu bir
Mevla'm bir nurdan yaratmış anları
Cümle bir mürşide demişler beli
Tesbihleri Allah Muhammed Ali
Meşrebi Hüseyni ismi Alevi
Muhammed Ali'ye çıkar yolları
Durakları irfan bağıyla bostan
Silinmiş kalbleri gümandan pastan
Cümlenin muradı bir fidan dosttan
Arı gibi sadalaşır ünleri
Sıratı mizanı bunda geçmişler
Varlık benlik kal'asını yıkmışlar
Al giymişler yas donundan çıkmışlar
Gece kadar gündüz bayram günleri
Cennet istemezler azm-i didare
Ne korku çekerler tamuya nare
Secde kılmaktan geçmişler divare
Didare karşı tutmuşlar yönleri
Bir nefeste bir imana uymuşlar
Birinin niyazın bine saymışlar
Kaynayıban kaptan kaba konmuşlar
Şah Hüseyn uğruna akmış kanları
Kul Himmet'im gerçeklerin bu meydan
Özün kurtarmışlar sıfat-ı şerden
Hep içmişler Kırklar içtiği meyden
Haber duymuş dost ilinden canları
Seyyah Oldum Şu Âlemi Gezerim
Seyyah oldum şu âlemi gezerim
Bir dost bulamadım gün akşam oldu
Kendi efkarımla okur yazarım
Bir dost bulamadım gün akşam oldu
Bir dost bulamadım gün akşam oldu
Kendi efkarımla okur yazarım
Bir dost bulamadım gün akşam oldu
İki elim gitmez oldu yüzümden
Ah ettikçe kan yaş gelir gözümden
Kusurum gördüm kendi özümden
Bir dost bulamadım gün akşam oldu
Ah ettikçe kan yaş gelir gözümden
Kusurum gördüm kendi özümden
Bir dost bulamadım gün akşam oldu
Bozuk şu dünyanın düzeni bozuk
Tükendi daneler kalmadı azık
Yazıktır şu geçen ömüre yazık
Bir dost bulamadım gün akşam oldu
Tükendi daneler kalmadı azık
Yazıktır şu geçen ömüre yazık
Bir dost bulamadım gün akşam oldu
Gene kırcalandı dağların başı
Durmadan akıyor gözümün yaşı
Verdiği emeği alıyor kişi
Bir dost bulamadım gün akşam oldu
Durmadan akıyor gözümün yaşı
Verdiği emeği alıyor kişi
Bir dost bulamadım gün akşam oldu
Kul Himmet Üstadım ummana daldım
Gidenler gelmedi bir haber alam
Abdal oldum çullar geydim bir zaman
Bir dost bulamadım gün akşam oldu
Gidenler gelmedi bir haber alam
Abdal oldum çullar geydim bir zaman
Bir dost bulamadım gün akşam oldu
Ta Kalu Bela'dan Sevdik Seviştik
Ta kalu bela'dan sevdik seviştik
Bizimle ezelden yardır mahabbet
Üstaz nazarında ikrar kopuştuk
Mü'mine kadim ikrardır mahabbet
Kudret kelamını söyler Cebrail
Rıza lokmasını sunar Mikail
Canı cana ulaştırır Azrail
İsrafil ağzında surdur mahabbet
Mahabbet edenler nasibin alır
Mahabbet etmiyen yolda ne bulur
Ser-çeşme Muhammed Ali'den gelir
Dalgası dükenmez göldür mahabbet
Mahabbettir yerin göğün direği
Mahabbet edenin yanar çerağı
Mahabbet aşıkla maşuk durağı
Hak nazar ettiği yerdir mahabbet
Mahabbet kadimdir insan içinde
Can cananı sever irfan içinde
Kırklar meydanında erkan içinde
Ne'stersen bulunur şardır mahabbet
Gel berü gel imdi iman edersen
Gelme hakkın değil güman edersen
Sırrın tercemandır iyan edersen
Zira halk içinde sırdır mahabbet
Bu her dem bahardır bunda kış olmaz
Öter bülbülleri dilleri durmaz
Kokusu dükenmez hiç rengi solmaz
Bir aceb bağ ü gülzardır mahabbet
Şirin için dağlar delerdi Ferhad
Leyla'yı Mecnun'a gösterdi üstad
Muhammed Ali'den kuruldu bünyad
Ta ezelden berü vardır mahabbet
Can cana mahabbet etse erkandır
Zira mahabbetin arzusu candır
Hublar meclisine erse cüvandır
Rıza yurdundaki pirdir mahabbet
Kul Himmet bu makam özge makamdır
Mahabbetin mührü On İki'mamdır
Güzel şahın nazarında tamamdır
Hakıykat vasl-ı didardır mahabbet
Bizimle ezelden yardır mahabbet
Üstaz nazarında ikrar kopuştuk
Mü'mine kadim ikrardır mahabbet
Kudret kelamını söyler Cebrail
Rıza lokmasını sunar Mikail
Canı cana ulaştırır Azrail
İsrafil ağzında surdur mahabbet
Mahabbet edenler nasibin alır
Mahabbet etmiyen yolda ne bulur
Ser-çeşme Muhammed Ali'den gelir
Dalgası dükenmez göldür mahabbet
Mahabbettir yerin göğün direği
Mahabbet edenin yanar çerağı
Mahabbet aşıkla maşuk durağı
Hak nazar ettiği yerdir mahabbet
Mahabbet kadimdir insan içinde
Can cananı sever irfan içinde
Kırklar meydanında erkan içinde
Ne'stersen bulunur şardır mahabbet
Gel berü gel imdi iman edersen
Gelme hakkın değil güman edersen
Sırrın tercemandır iyan edersen
Zira halk içinde sırdır mahabbet
Bu her dem bahardır bunda kış olmaz
Öter bülbülleri dilleri durmaz
Kokusu dükenmez hiç rengi solmaz
Bir aceb bağ ü gülzardır mahabbet
Şirin için dağlar delerdi Ferhad
Leyla'yı Mecnun'a gösterdi üstad
Muhammed Ali'den kuruldu bünyad
Ta ezelden berü vardır mahabbet
Can cana mahabbet etse erkandır
Zira mahabbetin arzusu candır
Hublar meclisine erse cüvandır
Rıza yurdundaki pirdir mahabbet
Kul Himmet bu makam özge makamdır
Mahabbetin mührü On İki'mamdır
Güzel şahın nazarında tamamdır
Hakıykat vasl-ı didardır mahabbet
Uyan Be Hey Gaafil Hab-ı Gafletten
Uyan be hey gaafil hab-ı gafletten
Ömrün geldi geçti haberin var mı
Bir haber aldın mı sırr-ı vahdetten
Murg-ı canın uçtu haberin var mı
Bu dar-ı rıhlettir bunda kalınmaz
Hem sonu fenadır murad alınmaz
Kafile kalkıcak geri dönülmez
Kervanbaşı göçtü haberin var mı
Azığın var mıdır yola gitmeğe
Döşeğin hazır mı varıp yatmağa
Ejderler gibi dem çekip yutmağa
Yerler ağzın açtı haberin var mı
Ma'sıyet yükünü aldın boynuna
Hiç ölüm korkusu gelmez aynına
Felek birkaç arşın bezi eğnine
Yakasız don biçti haberin var mı
Derviş Himmet senden evvel gelenler
Kimisi kul kimi sultan olanlar
Dünya benim mülküm deyip yelenler
Ecel canım içti haberin var mı
Ömrün geldi geçti haberin var mı
Bir haber aldın mı sırr-ı vahdetten
Murg-ı canın uçtu haberin var mı
Bu dar-ı rıhlettir bunda kalınmaz
Hem sonu fenadır murad alınmaz
Kafile kalkıcak geri dönülmez
Kervanbaşı göçtü haberin var mı
Azığın var mıdır yola gitmeğe
Döşeğin hazır mı varıp yatmağa
Ejderler gibi dem çekip yutmağa
Yerler ağzın açtı haberin var mı
Ma'sıyet yükünü aldın boynuna
Hiç ölüm korkusu gelmez aynına
Felek birkaç arşın bezi eğnine
Yakasız don biçti haberin var mı
Derviş Himmet senden evvel gelenler
Kimisi kul kimi sultan olanlar
Dünya benim mülküm deyip yelenler
Ecel canım içti haberin var mı
Vakt-i Seherde
Vakt-i seherde
Açılıp perde
Düştüğüm yerde
Derman sendendir
Düşmüşüm kaldır
Minnetim oldur
Ağlarım güldür
Derman sendendir
Benim bîçare
Kaldım avare
Yürek pür yare
Derman sendendir
Nefs-i zalimi
Gözle halimi
Sundum elimi
Derman sendendir
Derviş Himmet'e
Çare vuslata
Derd ü firkate
Derman sendendir
Açılıp perde
Düştüğüm yerde
Derman sendendir
Düşmüşüm kaldır
Minnetim oldur
Ağlarım güldür
Derman sendendir
Benim bîçare
Kaldım avare
Yürek pür yare
Derman sendendir
Nefs-i zalimi
Gözle halimi
Sundum elimi
Derman sendendir
Derviş Himmet'e
Çare vuslata
Derd ü firkate
Derman sendendir
Yetmiş İki Buçuk Millet Dileği
Yetmiş iki buçuk millet dileği
Yaradana yalvarırım sabahtan
Ol zaman dolanır Hakk'ın meleği
Yaradana yalvarırım sabahtan
Yaradana yalvarırım sabahtan
Ol zaman dolanır Hakk'ın meleği
Yaradana yalvarırım sabahtan
Herkes mataını alır satışır
Hak Muhammed Ali cara yetişir
Cümle kuşlar yuvasında ötüşür
Yaradana yalvarırım sabahtan
Hak Muhammed Ali cara yetişir
Cümle kuşlar yuvasında ötüşür
Yaradana yalvarırım sabahtan
Seher vakti oldu nasıldır haller
Ol zaman açılır kırmızı güller
Sabahtan kapılar açıktır derler
Yaradana yalvarırım sabahtan
Ol zaman açılır kırmızı güller
Sabahtan kapılar açıktır derler
Yaradana yalvarırım sabahtan
Kul Himmet üstadım yolu kurdular
Kafeste ötüyor kumru dudular
Hakk'a dilek dile kabul dediler
Yaradana yalvarırım sabahtan
Kafeste ötüyor kumru dudular
Hakk'a dilek dile kabul dediler
Yaradana yalvarırım sabahtan
Yine Bir Sevdaya Düştüm
Yine bir sevdaya düştüm
Aşkın elinden elinden
Yine umman olup taştım
Aşkın elinden elinden
Ateş-i aşk ile yandım
Fani cihandan usandım
Gûyiya Mecnun'a döndüm
Aşkın elinden elinden
Seherlerde ağlayalım
Dertli sînem dağlayalım
Sular gibi çağlayalım
Aşkın elinden elinden
Özümü deryaya saldım
Ona gavvâs olup daldım
Pîrlikte hayrette kaldım
Aşkın elinden elinden
Derviş Himmet biçaredir
Cihan içre avaredir
Hem yüreği pür yaredir
Aşkın elinden elinden
Yine umman olup taştım
Aşkın elinden elinden
Ateş-i aşk ile yandım
Fani cihandan usandım
Gûyiya Mecnun'a döndüm
Aşkın elinden elinden
Seherlerde ağlayalım
Dertli sînem dağlayalım
Sular gibi çağlayalım
Aşkın elinden elinden
Özümü deryaya saldım
Ona gavvâs olup daldım
Pîrlikte hayrette kaldım
Aşkın elinden elinden
Derviş Himmet biçaredir
Cihan içre avaredir
Hem yüreği pür yaredir
Aşkın elinden elinden
Çünkü Yandı Aşk Odu Kül Olmaktır Muradım
Çünkü yandı aşk odu kül olmaktır muradım
Düşüp ayak altına yol olmaktır muradım
İşbu kesretten geçip vahdet iline uçup
La-mekana yol açıp çöl olmaktır muradım
Sa'y ile duruşunca yar ile görüşünce
Ummane erişince göl olmaktır muradım
Bakmam nefsin alına aldanmam akvaline
Gülzar-ı aşk dalına gül olmaktır muradım
Himmeti'ye sorana dost yoluna varana
Hak'tan haber verene kul olmaktır muradım
Düşüp ayak altına yol olmaktır muradım
İşbu kesretten geçip vahdet iline uçup
La-mekana yol açıp çöl olmaktır muradım
Sa'y ile duruşunca yar ile görüşünce
Ummane erişince göl olmaktır muradım
Bakmam nefsin alına aldanmam akvaline
Gülzar-ı aşk dalına gül olmaktır muradım
Himmeti'ye sorana dost yoluna varana
Hak'tan haber verene kul olmaktır muradım
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder